Rusya-Ukrayna savaşı, modern harp sahasını yeniden şekillendiriyor. Savaş, sadece siyasi ve ekonomik değil, aynı zamanda askeri stratejilerin de yeniden düşünülmesini gerektiriyor. Ülkeler, yeni teknolojilere ve stratejilere yatırım yaparak kendilerini savunmaya ve saldırıya hazır hale getirmeye çalışıyor. Bu kapsamda, son zamanlarda ortaya çıkan bir gelişme, hem askeri stratejileri hem de savunma teknolojilerini derinden etkileyecek potansiyele sahip.
Denizden Havalana FPV Dron Saldırıları
Geçtiğimiz günlerde yayınlanan bir video, Ukrayna'nın insansız deniz araçları (İDA)ndan FPV dronlar kullanarak saldırı gerçekleştirdiğini gösterdi. Video, bir İDA'nın denizden yaklaşarak birden fazla FPV dronu havalandırmasını ve bu dronların hedefleri vurmasını gösteriyor. Bu, harp sahasında ilk kez görülen bir taktik. Daha önce İDA'ların Rus donanmasına ait gemiler üzerindeki başarılı kamikaze saldırıları biliniyordu ancak denizden havalanarak gerçekleştirilen FPV dron saldırısı yeni bir boyut kazandırdı. Bu yöntemin etkinliği ve düşük maliyeti, askeri stratejilerde önemli bir değişikliğe işaret ediyor. Ukrayna'nın bu taktiği, hem sınırlı kaynaklarla yüksek etki yaratma hem de askerlerin hayatını riske atmama avantajları sunuyor.
FPV Dronlar: Yeni Bir Deniz Tehditi
FPV dronlar, boyutları ve düşük hızları nedeniyle tespit edilmeleri zor olan küçük insansız hava araçlarıdır. Bu özellik, onları deniz hedeflerine karşı etkili bir silah haline getiriyor. Ukrayna'nın bu yeni taktiği, özellikle limanlar ve kıyı bölgeleri gibi yerlerdeki deniz hedefleri için ciddi bir tehdit oluşturuyor. FPV dronların sürü halinde kullanımı, bu tehdidi daha da artırıyor. Klasik radar sistemlerinin bu küçük dronları tespit etmekte zorlanması, deniz kuvvetleri için yeni bir savunma ihtiyacını ortaya koyuyor. Bu durum, gemi tasarımcılarını ve savunma sanayilerini yeni tespit ve savunma sistemleri geliştirmeye zorluyor. Hava savunma sistemleri sınırlı olan hücumbotlar, özellikle FPV dron saldırılarına karşı savunmasız kalıyorlar.
Türkiye'nin Rolü ve Savunma Sanayii
Türkiye, hem insansız deniz araçları hem de FPV dron teknolojilerinde önemli bir yetkinliğe sahip. STM gibi şirketlerin FPV dron üretimi konusunda yaptığı çalışmalar, Türkiye'nin bu yeni gelişmeye uyum sağlayabileceğini gösteriyor. Türkiye'nin kendi geliştirdiği İDA'lardan havalanan FPV dronlar ile donatılmış bir sistem, hem Türk Silahlı Kuvvetleri hem de ihracat pazarı için büyük bir potansiyel taşıyor. Baykar örneğinde olduğu gibi, Türkiye'nin savunma sanayii ürünleri ihraç ederken alt sistemlerini de birlikte satması, FPV dron teknolojisinin yaygınlaşmasına katkı sağlayabilir. Bu durum, Türkiye savunma sanayisinin uluslararası pazarda önemli bir oyuncu olmasını sağlayabilir. Türkiye, bu yeni tehdide karşı savunma sistemleri geliştirirken, aynı zamanda bu teknolojiden avantaj elde etme fırsatına da sahip.